Üstün
Dökmen'i çok severek takip edenlerdenim . Öyle doğru ve güzel yazmış ki
kalemine yüreğine sağlık .
Bunu mu İstiyorsunuz?
• Çocuğunuz ;
– Varsın , omuzlarda cenaze taşıyanlara bön bön baksın…ama , matematiği düzgün olsun.
–
Varsın , evin çalan telefonuna cevap veremesin…ama, notları yüksek olsun.
–
Varsın , eve gelen misafirlerinizle üç kelime konuşamasın…ama , fen lisesine
gitmiş olsun.
–
Varsın , ağlayan bir çocuk görünce ona gülsün… ama , sınıfın birincisi olsun .
–
Varsın , kendisinin fazladan harçlığı olduğu halde ; kantinden simit alamayan
çocuklarla alay etsin…ama , öğretmenlerinin gözdesi olsun .
–
Varsın , başını okşayıp hatırını soran bir yetişkine dönüp ; “ Ya siz
nasılsınız efendim…” diyemesin…ama , yabancı dili mükemmel olsun.
–
Varsın , oyun arkadaşları olmasın…ama, sınavlarda “on” çeksin.
–
Varsın ;
–
Taziye nedir ? bilmesin ,
–
Başın sağ olsun ne demek , anlamasın ,
–
Geçmiş olsun kime denir , niçin denir, haberi olmasın ,
–
Uğurlar olsun , ne anlama gelir farkında olmasın ,
–
Ama… karneleri süper olsun .
–
Evet…varsın, tek dostu olmasın…ama, iyi gelir getiren bir mesleği olsun…öyle
mi…
Bu çocuğu bu hale nasıl mı getirdiniz :
– Bandı üç ay geriye sararak, çocuğunuzla “nelerden ibaret” olan iletişiminizi dinlemek ister misiniz;
–
“Oğlum, çıkar üstünü-başını…doğru derslerinin başına…
–
Kızım, öğrenemedin gitti şu işi…hafta içi sokak-mokak yasak…
– Ne
gezmesi…sen önce ödevlerini bitir.
–
Oyun mu…gelmeyeyim yanına…
–
Geçen dönemin berbat karnesini unuttuğumu sanma…
–
Birazdan tek tek bakacağım ödevlerine…
–
Yavrum, bıktım ama her akşam ders çalış demekten…
– Şu
odanın hali ne küçük bey…
–
Hayır efendim…siz de ana-baba olunca her akşam bol bol televizyon izlersiniz…
–
Haftaya veli toplantısı var biliyorsun değil mi küçük hanım…
–
Çocuklar…kesin şamatayı da elime sopa almayayım…
• Çocuğunuzla bilmem ama , bu tarzınızla kimseyle iletişim kuramazsınız.
• Mesela , çocuğunuz hakkında şunları hiç merak ettiniz mi ?
– Elinin neye yatkın olduğunu ,
–
Gönlünün neler arzuladığını ,
–
Dilinin neye uyumlu olduğunu ,
–
Gözlerinin zevkini ,
–
Hangi oyunlardan hoşlandığını ,
–
Neleri “merak” ettiğini ,
–
Arkadaşları ile en çok hangi oyunları oynadıklarını ,
–
Hangi oyunlarda başarılı olduğunu ,
–
Futbolla ilgisini, basketle arasını, satrançla havasını… hiç merak ettiniz mi
acaba .
–
Bisiklet sürmeyi öğrenip öğrenmediğini ,
–
Resim dersiyle ilgisini ,
– Müzikle
arasını…hiç mi sormadınız…
• Öyleyse çocuğunuzla :
– Ayağı yere basan bir iletişim kuramazsınız.
– Her
sözünüze tepkili olması,
–
Lafı ağzınıza tıkaması,
–
Bazen de sizi terslemesi,
–
Hayallerinizin suya düşmesi…hep bundandır…canım kardeşim.
ÜSTÜN DÖKMEN
Mutlu , duyarlı , saygılı , sevgi dolu çocuklar
yetiştirmek dileği ile sevgiler...
Çok doğru bir yazı olmuş. Maalesef ki biz analar çocuklardaki akademik başarı için onları çok sıkıyoruz. Bu analar içinde ne kadar çok kendimi frenlemeye çalışsam da bende varım :(
YanıtlaSilBaşarı her şey değil. Önce insan olsun deriz yaa...toplumsal değerlerden bihaber yetişen çocuğun başarısı bize ne kadar faydalı olabilir. Ahlaki değerlerden yoksunsa çocuk başarısını kötü amaçlara kullanmaz mı? Ne yazık ki eğitim sistemi çocukların sırtını öyle bir yük koydu ki. Ebeveynler bile iki kaf edemeden derse başlatıyor çocukları. Onların bu hallerini çok mzleyecrğiz. Şimdi hayallerini merak etmediğimiz çocuklar yetişkin birer birey olunca bize hayallerini bırakın yaşadıklarından bile bahsetmeyecek bahsetmeyecek...
YanıtlaSilcok seviyorum bu adamın fikirlerini keşke her şekilde uygulayabilsek
YanıtlaSilAyy ne kadar doğru yazmış Üstün Dökmen:( Bu hale geldik gerçekten. Anneler çocuklarını yarış atı gibi yarıştırıyor.
YanıtlaSilGerçekten güzel bir yazı olmuş.
YanıtlaSilgerçekten çok güzel de keşke uygulanabilse yapabilse insanlar
YanıtlaSil