2016-Minik Kelebeğin Annesi

26 Aralık 2016 Pazartesi

2.Yıl Kutlama Çekiliş Sonucu

2.Yıl Kutlama Çekiliş Sonucu
8 Aralık tarihinde düzenlemiş olduğum blog çekilişim sona erdi. 

Blog çekilişime katılan herkese çok ama çok teşekkür ederim. 

* KAZANAN *

Çok sevdiğim, çok severek takip ettiğim, blog akadaşım ve blogum sayesinde tanıdığım


    Mutlu, güzel günlerde kullan Gülşahcım sevgiler.

Devamını Oku

24 Aralık 2016 Cumartesi

Samsung Tablet Çekilişi - Sosyal Medya Kafe


Blogumun tasarımını yapan ve bana her konuda yardımcı olan Sosyal Medya Kafe Blogu'nun sahibi

blog tasarımcısı ve seo uzmanı Sibel Ablacımın blogu 2 yaşına girmiş. Nice bol yazmalı ve bol

okuyuculu olsun inşallah. Çok güzel düşünüp çekiliş düzenlemiş. Hediyesi herkesin kazanmayı

isteyeceği türden.

Çekilişe katılmak için TIK TIK

Herkese bol şans. :) 


Devamını Oku

15 Aralık 2016 Perşembe

Zencefilli Tarçınlı Kış Keki

Zencefilli Tarçınlı Kış Keki


Kış gelince sizde evcil misiniz ? Evde vakit geçirmeyi sevenlerden misiniz ?

Hafta içi pek evden çıkasım gelmiyor. Evde sıcacık oturmak, mısır patlatıp, çay demlemek bana daha keyifli geliyor. Çalıştığım için olsa gerek evimi özlüyorum. Ev kuşu olduğum doğrudur. Hafta içi mecbur kalmadıkça evden pek çıkmıyoruz.

Zaten kış böyle değil midir ? Çaylar demlensin, sıcak sıcak yudumlansın. Bitki çayları yapılsın. Mısırlar patlasın, çerezler yığılsın. Kestaneler pişirilsin. Kahveler yapılsın. Çayın, kahvenin yanına kek, kurabiye olmazsa olmazdır. Hem de bendeki gibi kek, kurabiye isteyen baba-kız varsa biten keklerin yerini hep yenisi alır. Ama bizim Zencefilli Tarçınlı Kış Kekimizin yeri ayrıdır. Çayın yanında tadına doyum olmaz.

Zencefilli Tarçınlı Kış Kekimin tarifine gelince ;

  • 2 yumurta
  • 2 çay bardağı şeker
  • 1 çay bardağı süt
  • Yarım çay bardağı sıvı yağ
  • 2 tatlı kaşığı toz zencefil
  • 2 tatlı kaşığı tarçın
  • 1 çay kaşığı zerdeçal
  • 1 çay bardağı iri çekilmiş ceviz
  • 1 adet limon kabuğu rendesi
  • 4 yemek kaşığı limon suyu
  • 1 paket vanilya 
  • 2 paket kabartma tozu
  • 2 su bardağı un

Yumurta ve şekeri köpük köpük olana kadar çırpıyoruz. Sonra diğer malzemeleri ekleyip karıştırmaya devam ediyoruz. Önceden yağlayıp, unladığımız kek kalımıza hazırladığımız karışımı boşaltıyoruz. Önceden 180 C ısıtılmış fırınımızda 30-35 dakika pişiriyoruz. Fırınların markasına göre pişirme süreleri değişebiliyor. Piştiğinden emin olmak için kürdan yöntemini de deneyebilirsiniz. Bana daha cazip geliyor. :)

Afiyetle yiyin. Sevgiler.
Devamını Oku

8 Aralık 2016 Perşembe

Blogum 2 Yaşında & 2.Yıl Kutlama Çekilişim

Blogum 2 Yaşında

Olurdu olmazdı derken kocaman 2 sene blog yazarak, çoğalarak, okunarak gelmiş de geçmiş bile.  Ay becerebilir miyim derken bu kadar çok okunabileceğim hiç hiç aklıma gelmezdi. O zaman ne mutlu ne mutlu bana. Yazmak bana çok iyi geliyor. Severek yazdığım ve okuyucu sayımın günden güne arttığını hem de böylesine okunduğunu görmek beni inanılmaz  motive ediyor. Okuyan destek veren herkese çok teşekkür ederim.

Blogumun ve benim doğum günüm kutlu olsun o zaman. :)

Blogum 2 Yaşında o zaman dans.  :) 

O zaman kutlu olsun. Bol okuyuculu, bol yazmalı olsun.

                                    Kazanana hediyem : Keramika Kelebekli Pasta Takımı 


Şartlarıma gelince ;

Blogumun izleyiciler kısmından takipçisi olmak 

GFC den takipçim olmak ve paylaşmak  + 1 hak 

Instagram dan takipçim olmak ve paylaşmak için TIK TIK   + 1 hak

Facebook dan takipçim olmak için TIK TIK  + 1 hak

Twitter dan takipçim olmak ve paylaşmak için   TIK TIK  + 1 hak

Zorunlu olan şartların yanında +2 hak kazanmak için blogunuzda paylaşım yapabilirsiniz .

Paylaşım linklerinizi ve mail adreslerinizi yorum kısmına eklemenizi rica ederim .

Çekilişim 25 Aralık Pazar saat 24:00 de sona erecektir .


Kazanan 26 Aralık Pazartesi günü açıklanacaktır .


Şansınız bol olsun inşallah .   :)


NOT :  

Hediyeler sıfır ve kutusundadır . 
Çekiliş bloglarının katılımı kabul edilmeyecektir .
Yurt dışına gönderim yoktur .
Kargo bana aittir .
çekilişyap.com ile çekiliş sonuçları açıklanacaktır .

Sevgiler .    :)
Devamını Oku

7 Aralık 2016 Çarşamba

YOLO Dünyası için Geri Sayım Başladı!

haydar-colakoglu-yolo-uygulama
Ulaşımda En Pratik Yol O!  sloganı ile yola çıkan ve Uber’in karşılaştığı en güçlü rakip olan girişim YOLO için geri sayım başladı. Dünyada olduğu gibi ülkemizde de yoğun ilgi gören şehir içi, konfor ve kaliteyi birleştiren yolculuklar sağlayan platformlara bir yenisi daha ekleniyor. Kısa süre içinde hayatımızda farklı bir yer edinmeyi hedefleyen girişimin adı YOLO.
YOLO, şehir içinde lüks segment araçlar ile şehir içi VIP taşımacılık hizmeti veren ve sektöre çok iddialı girerek diğer rakiplerine nazaran çok farklı iş modeli ve kazanç vaat eden bir mobil uygulama. Dünyada Uber modeli olarak bilinen mobil uygulamanın Türkiye versiyonu olarak planlanmış olan YOLO, uzun süren Ar-Ge çalışmaları sonucunda ortaya çıkmış.
YOLO’yu dünyadaki benzerlerinden farklı kılan en önemli özellik TR’de hukuksal altyapısının sağlamlığı ve farklı kazanç modelleri. YOLO, hem kullanıcılara, hem de iş ortaklarına sağladığı yeni nesil bir iş modeli ile kısa sürede yola çıkıyor.
haydar-colakoglu
YOLO, TEB Holding ve Çolakoğlu Grup Yönetim Kurulu Üyesi Haydar ÇOLAKOĞLU başkanlığındaki güçlü yatırımcı ve yönetim kadrosu ile de dikkat çekiyor. Yönetim kademesindeki 12 kişilik tecrübeli ekibin, 1 yıl süren çalışmaları sonucu ortaya çıkardıkları YOLO, şehir hayatına yeni bir soluk getirmeyi planlıyor.
haydar-colakoglu-teb-genel-mudur
Haydar Çolakoğlu teb genel müdür
haydar çolakoğlu kimdir
Ulaşımdaki zorlukları keyif ve konfor ile çok uygun koşullarda sunmayı hedefleyen ekip adına konuşan YOLO Yönetim Kurulu Başkanı Haydar ÇOLAKOĞLU şunları söyledi;
“Günümüzde temel ihtiyaçlarımızdan biri olan şehir içi konforlu seyahatin hızlı, güvenli ve ucuz olarak sağlanabilmesi başlangıç noktamızdı. Bununla birlikte, kayıt dışı kalan birçok seyahatin kayıt altına alınarak vergilendirilmesi, sektörde hukuksal altyapının sağlamlaştırılması yeni düzende yeni normallere alışan bizler için çok önemli. İşlerimize teknolojiyi en verimli şekilde entegre etmek hem kullanıcılarımıza hem de iş ortaklarımıza yüksek kazanç sağlayacaktır.
YOLO yüzde yüz yerli yapım bir uygulamadır. Amaçlarımızdan biriside bu iş modelini hızlı bir şekilde ülke dışında da kullanılan bir marka yapmaktır. YOLO’nun temel felsefesi bundan ibarettir.
Kendi kurucularımızın sağladıkları desteklerin yanında, henüz başlangıç aşamasında iken Los Angeles merkezli bir yatırım şirketinden 16 milyon dolar değerleme ile bir kısım yatırım aldık. Kendileri ile yaptığımız çalışmalar sonucunda da “you only live once” baş harflerinden oluşan YOLO isminde karar kıldık. Bunun yanısıra Los Angeles, San Francisco, Londra ve Zürih merkezli yatırımcı grupları ile de görüşmelerimiz devam etmekte. Bu güç birliği platformu ile hem UBER gibi bir dünya devine rakip olacak, hem de Türkiye’den bir dünya markası çıkartabilmek için çalışacağız.
haydar-colakoglu-yolo-turkiye
Başlangıç gününde 300’ün üzerinde araç ile hizmet verecek olan YOLO ile kullanıcılar, tek tuş ile araç çağırabilecek, ulaşım ücretlerini kredi kartları ile ödeyebilecekler. Araçta unuttukları herhangi bir eşyanın güvende olduğunu bilecekler. Yıl sonu hedefimizde 1000’i aşkın araçla hizmet vermek var.
Bu uygulamaların yanısıra yolcularımızı çok özel kampanyalardan da faydalandıracağız. Farklılıklarımız, ilk günden bu ayrıcalıklar ile görülecek. Kasim ayında acilacak beta surumu ile İstanbul`un bazi seckin mekanlarinda yapilacak test surusleri ile hizmete baslayacak olan uygulama üzerinden özellikle tanıtım günlerimizde kayıt yaptıran yolcularımıza 15 Aralık - 4 Ocak tarihleri arasında ücretsiz ulaşım hakları, çeşitli promosyonlar sağlayacağız. Açılışa özel bu kampanya gibi birçok büyük kurumdan da kampanya desteği alan YOLO ile yolculuklarınızın standartları değişecek. YOLO’yu hepinize tavsiye ediyorum. YOLO dünyasına hoş geldiniz.”
GooglePlay ve AppStore dan indireceğiniz uygulama sayesinde YOLO dünyasında siz de yerinizi alın. Detaylı bilgi ve iletişim için www.yolo.com.tr adresinden YOLO’ ya ulaşabilir @yolo_turkiye Instagram adresinden de takip edebilirsiniz.

Bir boomads advertorial içeriğidir.
Devamını Oku

5 Aralık 2016 Pazartesi

Anne Sütüne Destek Humana Still Tee


Anne Sütüne Destek Humana Still Tee

Emzirmek ya da emzirmemek aslında tüm mesele bu değil. Tazecik, çiçeği burnunda bir anne için çevredeki bıdı bıdı teyzeler, ablalar, nineler ve hiç bitmeyen, çekilmeyen yorumları gayet mesele haline gelebiliyor. 'Emiyor mu? Sütün yetiyor mu? Yok yok o çocuk doymuyor, aç.'  cümleleri hunharca söylenirken, sizin halinizi, ruh durumunuzu pek de önemseyen yok. Kafaya takıyoruz ister istemez. Hem de konu bebeğimiz olunca 3 katı kafaya takabiliyoruz. 

Ama ne yapmalıyız? O bıdı bıdı konuşanlara kulaklarımızı tıkayıp, hiç duymamalıyız ki ruhumuz etkilenmesin ki sütümüz de etkilenmesin. Çünkü anne sütü üzerinde stresin olumsuz, serotonin hormonunun müthiş olumlu etkileri var. Tabii yine de dışarıdan karşılayabilecek, anne sütüne destek ürünlere ihtiyaç duyulabilir ve karşılanabilir. Bunlar tamamen süt kalitemizi ve sütümüzü arttırmak için bir destek kuvvettir.

Bebeğimizin sağlıklı gelişiminde özellikle 6 ay eşsiz ve mucizevi besin kaynağı anne sütüdür. Anne sütü, immun sistemden tutun kemik, beyin ve zeka gelişimine kadar yaşam boyu sürecek olumlu etkilere sahip. Emzirmek ve sütün fazla gelmesini sağlamanın temelinde sık emzirmek vardır. Bebeğin doğduğu ilk aylarda süt yoğunluğu fazla olur. Bebeğin henüz çene kasları gelişmediği için çok fazla ememez. Bu sebeple bebeğin emmediği diğer zamanlarda, sütünüzü sağıp, göğsünüzü boşaltmanız süt yoğunluğunu ve sıklığını arttırır. Çünkü her sağılma da ya da emzirme de süt kanalları beyne uyarı gönderir. Buna bağlı olarak prolaktin hormonu düzenli ve sık şekilde salgılanmaya devam eder.

Geleneksel olarak yüzyıllar boyu anne sütü arttırıcı etkisi olan ve galaktaogog olarak adlandırılan bitkilerin karışımı, anne sütüne destek Humana Still Tee de bulunuyor. Doğal ve zengin içeriği sayesinde anne sütüne tam anlamıyla destek.  Bu bitkiler bamya çiçeği ekstresi, ahududu yaprağı, rezene ekstresi, çemen otu kestresi, keçisedefiotu ekstresi, C vitamini, limonotu ekstresi, roybos ekstresidir. Vitamin ve mineral yönünden zengin, içimi kolay, kokusu ve tadı gayet lezzetlidir.

Humana Still Tee emzirme çayının içerisinde bulunan bitkiler anne sütü yapımı için, prolaktin ve oksitosin adlı hormonların işlevini arttırarak anne sütü üretimini hızlandırıyor. Böylece salgılanan anne sütü miktarını arttırmaya destek oluyor. İçeriği tamamen doğal ve bitkisel olan anne çayı hiçbir boya, katkı maddesi, gluten, suni aroma içermiyor.

Humana Still Tee etkisi 24-48 saat içerisinde etkisini gösteriyor. Granül yapısı sayesinde kolay hazırlanabiliyor. Ilık, soğuk ya da sıcak olarak hazırlanabiliyor. Günlük 3-4 kupa kullanımı mevcut. Düşük kalorili olması sebebiyle kilo endişesi yaratmıyor. Bir kutu Humana Still Tee den yaklaşık olarak 20 kupa çay hazırlanabiliyor.

Bol bol için, çevrenizden gelen cümleleri kulak ardı edin duymayın. Bol bol gülümseyin ve bebeğinizi koklayın. Her fırsatta uyuyun. Uyku süt kalitesini arttıran en önemli etken. Unutmayın, süt yoğunluğu gece daha fazla olur. Sebebi hormonların gece daha çok çalışmasıdır. Bol bol sağın ve emzirin, sütünüz damlaya damlaya göl olsun inşallah. :)

Sevgiler. 
Devamını Oku

1 Aralık 2016 Perşembe

Çocuklarda Kaba ve İnce Motor Gelişimi

Çocuklarda Kaba ve İnce Motor Gelişimi


Motor gelişimi insanların hareket edebilme yeteneğidir. Kasların hareketleri koordineli yapabilmesi için beynin zamanında ve doğru komut vermesi gereklidir. Motor gelişimi kaba ve ince olmak üzere ikiye ayrılır. Bebeklerde kaba motor becerileri, geniş kasların kullanımı olarak da bilinir.
Ayakta durma, emekleme, yürüme, koşma, dönme, yuvarlanma, zıplama, denge gibi hareketler üzerindeki kontrolü ifade etmektedir. İnce motor becerileri ise tutma, kavrama, yazma, yırtma, çizme, kesme, yapıştırma gibi becerilerdir. 

Kaba motor gelişimi : 

Bebeklerin ilk kontrol etmeye başladıkları organ başlarıdır. Yeni doğan bir bebek başını sağa sola çevirebilir. Sonra bebeğin aylık gelişimine göre oturma, emekleme, yürüme, vücudunu hareket ettirme süreçleri meydana gelir.
Yeni doğan bebeklerde istemsiz  refleks hareketleri vardır. Bunlar emme, dudaklarına dokunan bir cisme dönme, tutma, adım atma, irkilme, sırt üstü yattığında başını çevirme gibidir. İlk başlayan istemli hareketi başını tutmasıdır. Yüz kasları geliştikten sonra gülmeye başlar. Devamında kol kasları gelişmeye başladığında tutmaya ve uzanmaya başlar. Vücudunu yüz üstü ve sırt üstü çevirmeye  başlar.

İnce motor gelişimi :

İnce motor gelişim süreci çoğunlukla karaktere, genetik özelliklere, sosyal çevrenin etkisine göre değişebiliyor. Yeni doğan bebekler istemsiz olarak cisimleri kavrar. 3. ay itibariyle ellerini keşfetmeye başlar, ağzına sokar, heyecanlanır, sevinir. 4. ayda bir cisme istemli uzanır. Tutmaya çalışır. 6.ayda avuçlar, 8-9.aylarda ellerini ve parmaklarını tamamıyla kullanmaya başlar. Nesneleri birbirine vurarak ses çıkarmaktan hoşlanır.

12. ayında parmaklarıyla nesneleri işaret ederek göstermeye başlar. Kendi isteği doğrultusunda nesneleri alıp, bırakmaya başlar. Kalem tutmaya, nesneleri yerleştirmeye, iç içe koymaya başlar. Ahşap yerleştirme oyuncaklarını çok severek oynamaya başlar.

2 yaş dil gelişimi açısından en önemli ve en dikkat çekici dönemdir. Konuşma ve öğrenme açısından destek olunması gereklidir. Nesneleri tanıtmak, kitap okumak, birlikte etkinlikler yapmak öğrenme yetisini geliştiren durumlardır. 2 yaşına geldiğinde el becerileri tamamen gelişmeye başlar. Birlikte bir çok aktivite yapılabilir. Her sorusunu yanıtlamak, anlatarak her şeyi tanıtmak dil gelişimini de destekler.

İnce motor gelişiminde kaliteli zaman çok önemlidir. Kaliteli zaman anne ve çocuk arasındaki bağı besleyen zaman dilimidir. Süreden çok içerik önemlidir. Kaliteli zaman geçirmek bebeğin özgüvenini arttırır. Sevildiğini ve kendine zaman ayrıldığını hissettikçe kendini çok daha değerli hisseder.

Günümüzde ev işlerini çok fazla önemseyip, çocuğu tv karşısına hapseden anneler var. Üstelik yetmeyip bununla övünenler var. Bu da çocuğun bedensel ve zihinsel gelişimini son derece olumsuz etkiliyor. Halbuki parka götürülse, etkinlik yapılsa çocuk enerjisini atsa ne kadar güzel olur. Ev işleri bitmez, temizlik bitmez ama çocukluk dönemi çok çabuk biter. Zaman kavramı su gibi. Her çocuk kaliteli zaman geçirilmeyi hak eder.

Sevgiler. 
Devamını Oku

30 Kasım 2016 Çarşamba

Hamilelikte Folik Asit Kullanımının Önemi

Hamilelikte Folik Asit Kullanımının Önemi

Anne adayları çok eski yıllara göre çok fazla okuyan ve araştıran, bilgi edinen bir nesil oldu, oluştu. Artık hepimiz sağlık açısından her şeyin en iyisini hedefleyen, araştıran anneler haline geldik. Şartlar itibariyle bunlara itildik de diyebiliriz. Eskiden her şey doğal üretilip tüketilirken günümüzde doğalını, organik olanı bile bulmak zor. Organikse bile kime göre neye göre...?

Ben geçirmiş olduğum çene ameliyatı sebebiyle, bebek planımızdan yaklaşık 3 ay önce folik asit kullanmaya başlamıştım. Hem doktor tavsiyesi hem de bilinçli olmanın etkileri büyük. Anne olmayı isteyen her kadın sağlığına bebeği için iki kat özen gösterir. Bunu hamilelik öncesi folik asit araştırmasına giren her adaydan anlamak mümkün. Hamilelik öncesi, hamilelik sonrası kullanımı sağlıklı bir hamilelik geçirmek ve sağlıklı bir bebek dünyaya getirmek için fazlasıyla önem taşıyor.

Folik asit B vitamini ailesinin üyesidir. DNA senzeti ve hücre bölünme süreçlerinde  önemli yeri olan bir vitamindir. Folat ya da B9 vitamini olarak da bilinir. Folik asit vücutta kan yapımı, yeni hücre oluşumu, DNA sentezi gibi önemli biyolojik dönemlerde rol oynar. Aynı zamanda kalp krizi, bunama ve felç gibi birçok hastalığın oluşmasını engellemektedir. Hamilelikte, hamilelik öncesinde anne adayının sağlıklı bir gebelik geçirebilmesi ve bebeğin sağlıklı gelişiminde önemli bir takviyedir. 

Hamilelikte Folik Asit Kullanımı 

Hamilelik öncesinde ve hamilelik döneminde kullanılan folik asit, bebeğin omurgasında ve beyninde oluşabilecek hasarlara engeldir. Özellikle hamileliğin ilk 4 haftası folik asidin önemi büyüktür. Çünkü bebeğin beyin ve spinal kord (omurilik) gelişimi 3. ve 4. haftalarda olur. Bu sebeple hamilelik planı yapan kadınlarda folik asit kullanımı önerilmektedir.

Folik asit oluşabilecek beyin hasarlarını, beyin gelişimin yarım kalmasını ve  %70 doğum kusurlarını önlemektedir. Bu nedenle hamilelik öncesi folik asit kullanımı büyük önem taşır. Anomali riskini azaltmak için hamilelikten 6 hafta öncesi folik asit kullanımına başlanmasında fayda vardır. Vücudun günlük folik asit ihtiyacı 0.4 miligramdır. 

Folik asit içeren besinler : 

Mercimek
Yeşil yapraklı besinler 
Turunçgiller
Kuru fasulye 
Brokoli
Tahıllı ekmek
Avokado
Ay çekirdeği
Ispanak

Yeni nesil folik asit bebekleri diye boşa demiyorlar. Folik asidiniz bol, hamileliğiniz sağlıkla geçsin.

Sevgiler. 
Devamını Oku

18 Kasım 2016 Cuma

Çocuklarınızın sağlıklı gelişimine tam destek Çocuk Devam Sütü’nde!

Neden Çocuk Devam Sütü?
Çocuklar, büyüme ve gelişimlerinin büyük bölümünü 1-4 yaşları arasında tamamlarlar. Yiyeceği yemekler konusunda çok seçici olabileceği bu yaşlarda çocuğunuzun fiziksel ve zihinsel gelişimi için zengin ve doğal içerikli gıdalarla beslenmesi gerekir. Güçlü bir bağışıklık sistemi de bu fiziksel ve zihinsel gelişimi taşıyan vücudu mikroplara karşı koruyarak, büyümede çok önemli bir görev üstlenmektedir.
Neden Pınar Çocuk Devam Sütü?
Çocuklar, fiziksel ve zihinsel gelişimlerinin yanı sıra bağışıklık sistemlerini güçlendirecek besin ihtiyaçlarının önemli bir kısmını sütten alabilir. Çocuğunuzun fiziksel ve zihinsel sağlıklı gelişiminin ve bağışıklık sisteminin güçlenmesi için ona süt içirebilirsiniz.
1 yaşından büyük çocuklarınızın fiziksel ve zihinsel sağlıklı gelişimini ve bağışıklık sisteminin güçlenmesini desteklemek için, saf süte prebiyotik lifler, vitamin ve mineraller ilave edilerek geliştirilen Pınar Çocuk Devam Sütü’nü güvenle içirebilirsiniz. Pınar Çocuk Devam Sütleri B12, Çinko ve Kalsiyum kaynağıdır.
Altı aydan büyük bebeklerinize ise onların 6-12 aylık dönemlerinde ihtiyaçları olan vitaminlerive mineralleri karşılayacak şekilde geliştirilmiş Pınar İlk Adım Devam Sütü’nü verebilirsiniz.





Bir boomads advertorial içeriğidir.
Devamını Oku

10 Kasım 2016 Perşembe

Bebek ve Çocuklarda Genital Bölge Temizliği

Bebek ve Çocuklarda Genital Bölge Temizliği

Bebek cildi biz yetişkinlere oranla daha ince ve hassastır. Cilt yüzeyini kaplayan koruyucu tabaka henüz gelişmemiştir. Bu sebeple dış etkenlere karşı koruyucu bariyer görevini tam olarak yerine getiremez. Özellikle bu açıdan bebeklerde ve çocuklarda genital bölge temizliği oldukça önemli.

Tabii bu temizliği sabun ve şampuanları abartmadan yapmak daha uygun. Çünkü genital bölge ph denge ve oranının bozulmaması çok önemlidir. Bebekler için kullanılan ürünlerin ağır metal ve kimyasal içermemesine dikkat edilmesi gerekiyor. Kimyasal içeren şampuan, sabun genital bölge ph dengesini bozmaktadır.

Ph kelimesi bir çözeltinin asitlik ve bazlık oranını tarif eden bir ölçüsüdür. Diğer bir tanımla hidrojenin gücüdür. Ph dengesinin bozulması demek hormonların dengesini bozar. Yararlı bakterilerin azalıp zararlı bakterilerin çoğalmasına neden olur.

Bebeklerde genital bölge temizliği konusunda dikkat edilmesi gereken ayrıntılar var. Bunları bilmek ve yardımcı olacak kişilere de anlatmak gereklidir. Özellikle kız bebeklerde genital bölge temizliği yapılırken yukarıdan aşağı doğru yapılırken çok bastırarak temizlenmemelidir. Yani genital bölgeden anüse doğru silmek doğru yöntemdir. Anüsten vajinaya doğru silmek anüsteki dışkıyı ve bakterileri vajinaya taşımak demektir. Bu da beraberin de vajinal enfeksiyonlara ve idrar yolu enfeksiyonlarına sebebiyet vermektedir. Sağlıklı bir vajinada normal asidik yapısını ve ph değerini korumak için çok sayıda yararlı bakteriler bulunur. Vajina kendi temizliği için akıntı şeklinde salgılar üretir.

Erkek bebeklerde ise  temizliğe kasık bölgesinden başlanarak temizlenir. Yukarıdan aşağı doğru bastırmadan silinir. Yumurtalıkların çevresi temizlenir. Ama genellikle yumurtalıklardan yukarı doğru silerek temizlemek yumurtalıkların iç kısma kaybolmasını önlemek için daha uygundur. Sonra nazikçe anüs bölgesi temizlenir.

Genital bölge temizliği normal pamuk ve kaynamış su  yardımıyla yapılabilir. Ya da içerisinde alkol ve paraben bulunmayan ıslak mendiller tercih edilebilir. Ben şu yazımda  kullandığım ıslak mendili belirttip, anlatmıştım. Temizleme işlemi  bittikten sonra kurulama yapılır. Bir süre havalandırıp koruyucu kremler sürülüp bez değişimi yapılır.

Sevgiler.










Devamını Oku

1 Kasım 2016 Salı

Anneysek Enerjimiz Bitmesin


New Life Ginvit

Anneysek enerjimiz bitmesin di mi ama ? Zaten bazı miniklerin dünyada varoluş sebebi enerjimize sebep değil mi ? Öyle öyle . Ama yine de benim gibi hem yoğun çalışan hem evde koşuşturan eee bir de minik bir cadınız varsa mutlaka günlük destek vitamin almalısınız. Tabii biz bayanların ilk derdi kilo , aman vitamin olsun da kilo aldırmasın. Enerji yapsın , yorgunluğa birebir olsun da ama löp löp de et olmasın bu konuda hepimiz hem fikiriz.

Günlük yaşam içerisindeki yoğun tempo koşuşturmalar sebebiyle kendimizi yorgun ve halsiz hissedebiliriz. Günlük besin tüketimimiz yoğun tempomuza fazlasıyla enerji sağlamayabilir. Bu sebeple besin takviyelerine ve günlük vitamin desteğine ihtiyaç duyabiliriz. Benim gibi çalışan anneyseniz yoğun tempolu iş ve ev hayatınız varsa emin olun yorgun olmak hiç istemezsiniz. İşte New Life Ginvit tam da biz çalışan anneler için enerji kaynağı.

New Life Ginvit içeriği :

  • Panax Ginseng  
  • Guarana
  • Yeşilçay ekstresi
  • Lutein 
  • 11 Mineral
  • 12 Vitamin
  • Ginsenozid

Panax Ginseng :  Enerji verir. Yorgunluğu engeller. Strese dayanıklılığı arttırır.  Hafıza gelişimini ve öğrenme yeteneğini arttırır.

Guarana : En önemli antioksidanlardan biridir.  Öğrenme performansını yükseltir. Zihinsel yorgunluğu giderir. Dikkat süresini arttırır.

Yeşil Çay Ekstresi : Metabolizmayı hızlandırır. Antioksidan özelliği sayesinde hücre koruyucu etkisi vardır. Oksidatif strese karşı koruyucudur. Hastalık gelişimini engeller.

Lutein : Vücutta bulunan serbest radikalleri temizler. Sarı nokta ve katarakta karşı koruyucu etkiye sahiptir.

11 Mineral : Kalsiyum, potasyum, fosfor, krom, magnezyum, bakır, demir, selenyum, çinko ile vücut sağlığının korunmasına destek ve yardımcı olur.

12 Vitamin : A, D, E, C, B1, B2, B6, B12 vitaminleri , folik asit, niasinamid, sağlıklı vücut yapısının korunmasına destektir.

Ginsenozid : Stres ve yorgunluğu azaltır. Enerji verir.


Kullanım alanları :

  • Enerji artırımında,
  • Kronik yorgunluğun giderilmesinde,
  • Fiziksel ve zihinsel performansın arttırılmasında,
  • Sağlıklı vücut fonksiyonlarının korumasında,

Kimler Kullanabilir ?
  • Sporcular,
  • Öğrenciler,
  • Yoğun tempoda çalışanlar,
  • Sabah uyanmakta zorlananlar,
  • Sürekli yorgunluk, halsizlik hissedenler,
  • Fiziksel ve zihinsel performansını arttırmak isteyenler,
  • Kilo almadan vitamin kullanmak isteyenler, 

Enerjiniz hiç bitmesin . Sevgiler. 




Devamını Oku

26 Ekim 2016 Çarşamba

3-4 Yaş Çocuk Gelişimi ve Eğitimi


3-4 Yaş Çocuk Gelişimi ve Eğitimi



3-4 yaş dönemi beni en çok zorlayan dönem oldu. Huysuzluk , inatçılık durumunu en yoğun ve sıkıntılı yaşadığımız günler oldu. 2 yaş sendromu falan yanında devede kulak kalır desem yeridir. Berrak evrim geçirdi. Her şeyi reddeden ters , huysuz , ben bilirim ben yaparım havalarından nefes alamadığımız , konuşmalarımızın bile fayda etmediği bir döneme girmiştik.

Kız çocuklarında bu dönem daha erken başlıyormuş. Aslında normal birey olmanın farkına başladığının ilk dönemi ama bazen cidden ne yapacağımı şaşırdığım günler oldu. Üzerine gittikçe daha huysuz ve inatçı yapısı güçlenmesin diye kendi haline bıraktım. Kurallar ve yasaklar konusunda tutarlı oldum , olduk. Dikkatini başka yerlere çekmeye çalıştım. Az da başarılı oldum. Ama bu boğa burçlarının inadı da valla bambaşka. Okula başlayınca birazcık da olsa düzeldi. Zaten 3-5 yaş dönemi arası en yoğun inat dönemiymiş.

Çocukların 3 yaşından 4 yaşına geçiş dönemi bebeklik döneminden çıkıp çocukluğa  giriş dönemidir. Hayal güçleri artar. Korkular ortaya çıkmaya başlar. Kendilerini keşfederler. Yapabilme , başarabilme duygusu onlar için keyif verici hale gelir. Oyun oynamak vazgeçilmezleri haline gelir.

Kendi işlerini kendileri yapmaya çalışırlar. Kelime hazneleri oldukça genişlemiştir. 1500 civarında kelime haznesine ulaşmışlardır. Sorularda artış görülebilir. Zıplamak , koşmak , tırmanmak vs gibi aktivitelere bayılırlar. Boyama yapmayı severler. Makas kullanmak oldukça sevecekleri etkinlikler arasındadır. Makas el kasları için oldukça gelişime destektir.

Taklit yetenekleri gelişmiştir. Şarkı söylemeyi severler. Kendilerine kitap okunmasını fazlasıyla severler. Kum , su , toprak oynamaya bayılırlar. Enerjilerini ve elektriklerini atmaları açısından oldukça iyidir. Ev işlerine yardımcı olabilirler. Sofra kurmak için yardım etmeyi çok severler.


Minik Kelebeğimiz Berrak'ın  3-4 yaş dönemi :
  • 2 yaşından bu yana makasla kağıt kesmeyi çok seviyor. 
  • Boyama yapmak vazgeçilmezleri arasında. 
  • Özellikle uyku zamanı kitap okumamı istiyor. 
  • Sofra kurmama yardım etmekten hoşlanıyor. 
  • Kek yapacağım zaman 'bende keki karıştıracağım' diyor.
  • Yumurta kırmak sabah kahvaltılarının vazgeçilmezi o yumurtayı kendi kırmazsa kıyameti koparıyor. 
  • Kirli çamaşırlarını kirlik sepetine atmak onun için baya önemli o atacak yani o kadar.  :)
  • Kum , su , toprak bıkmadan oynayabileceği üçlü. 
  • Konuşmayı çok seviyor hatta susmuyor.
  • Oyun hamurları ve şekilli kalıplar ile kendince kurabiye yapmaya bayılıyor.
  • Sek sek ve ip atlamak onun için harika bir şey.
  • Arabaya binince müziğin sesinin yüksek olması ve şarkı söylemek en büyük zevkleri arasında.
  • İstediği olmadığında numaradan ağlama modu ve ben sana küstüm cümlesi her dakika beklemede.  :)
  • En sevdiği renk mor , mor olan her şeye bayılıyor.
  • Büyüdüğünde doktor olmak istiyor. Doktor çantası oyuncakları ile 5000 kere beni ve babasını muayene ediyor. :)
  • Okulda neler yaptıklarını anlatıyor. 
  • Okula başladığından bu yana yemek yemesi daha da güzelleşti, okulda bazen doymayıp 2. tabağı istediği oluyormuş. Ayakkabısını artık tamamen kendisi giyebiliyor. 
  • Arkadaşlarının isimlerini tek tek sayıyor. 
  • Saçının bozulması onun için çok vahim bir kriz durumu.  :)
  • Tuvaletini yaparken kesinlikle kapıyı kapatıyor ve yanında kimseyi istemiyor.
  • Popo silme işlemini 'anne sen silme ben silebilirim' diye atar yapıyor. 
  • Poposu hafif tahriş olduysa 'anne krem sürebilir misin' diyor.
  • Babasının bana sarılması onun için kriz anlarından biri bensiz sarıldınız diye kendini yere atıp ağlıyor. :)

Tüm annelere bol kolaylık ve bol sabır diliyorum. Sevgiler.
Devamını Oku

18 Ekim 2016 Salı

Probiyotiğin Hayatımızdaki Önemi



Probiyotiğin Hayatımızdaki Önemi



Probiyotik, vücudu zararlı mikroorganizmalardan koruyan ve sindirim sisteminin düzenli çalışmasını sağlayan, organizmamızla dost, canlı bakterilerdir. Günlük tempomuz değişince vücudumuzdaki probiyotiklerin de sayısı azalabilir, bu da sindirim sistemimizi olumsuz yönde etkileyebilir. Oysa azalan probiyotik miktarını dışarıdan alınan probiyotik besinlerle destekleyebiliriz.

Vücudumuzun “dost” bakterileri probiyotikler ; ishal ve bağırsak enfeksiyonlarında, bağışıklık sisteminin korunmasında ; nezle, grip gibi kışın yaşanan enfeksiyonların azaltılmasında, idrar yolları enfeksiyonu gibi daha çok kadın ve çocukların karşılaştıkları durumların tedavisinde etkili olabilen kurtarıcılar gibidir. Yoğurtta ve mayalı yiyeceklerde bulunan probiyotiklerin insan sağlığı ve özellikle de sindirim sistemi için ne kadar yararlı bakteriler olduğunu mutlaka duymuşsunuzdur.



Probiyotik hangi yiyeceklerde bulunur?


Probiyotik yiyecekler kendinden probiyotik içeren doğal olanlar ve daha sonra probiyotik ürün haline getirilmiş olanlar şeklinde ikiye ayrılır. Doğal olanlar kefir, kımız, tempeh gibi fermante süt ürünleri ve turşu , salamura gibi bazı yiyeceklerdir. Dışarıdan probiyotik mayaların eklenmesiyle oluşturulan gıdalar ise bebek mamaları , bazı meyve suları , süt ürünleri , yoğurt ürünleri , şalgam , bazı katkılı yağlar, bazı dondurmalar gibidir. 



Probiyotiğin faydaları
  • Sindirim sistemini kolaylaştırır.
  • Bağışıklık sistemi üzerinde olumlu etkileri vardır.
  • Bazı deri enfeksiyonlarının önlenmesine yardımcı olur.
  • Bazı kanser türlerinin önlenmesinde etkilidir.
  • Kemik erimesi, menopoz gibi bazı sıkıntıların azalmasına yardımcıdır.
Yoğurt, ayran, peynir gibi yiyecekler ya da eczanelerde kapsül, toz şeklinde satılan ürünler olarak bulabileceğimiz probiyotikler ; vücudu enfeksiyonlara karşı koruma, bağışıklık sistemini güçlendirme, antibiyotiklerin vücuda verdiği zararları hafifletme gibi pek çok yararlı etkiye sahip.



Probiyotiğin Önemi


Çocuklarda görülen hastalıkları bağışıklık sistemini güçlü kılarak azaltmak mümkün. Bunun için probiyotik takviyesi çok önemli. Araştırmalara bakıldığında çocuk hastalıklarının büyük çoğunluğu solunum yolu enfeksiyonlarına bağlı. Aslen düzenli probiyotik kullanımıyla bunu büyük ölçüde azaltmak mümkün. Ancak biz hasta olup antibiyotik kullanımına geçiyoruz. 

Antibiyotik ilişkili ishallere karşı da probiyotik kullanımını özellikle öneriyoruz. Antibiyotikler kötü mikroplarla savaşırken vücuttaki tüm mikropları öldürdüğü için yararlı bakterileri desteklemek gerekmekte ve bunun için probiyotik takviyesi yapılmalı. 

Özellikle çocuklarda sık görülen antibiyotik ilişkili ishal tedavisinde probiyotik takviyesi gerekir. Yapılan bilimsel çalışmalara göre LGG bakterisinin özellikle çocukların bağışıklık sistemini güçlendirdiği kanıtlandı ve çocuklarda bağışıklık sistemini güçlendirdiği bilimsel çalışmalarla kanıtlanmış tek grup probiyotiklerdir.


Kendimden örnekle evimize neredeyse yılda bir asitli içecek girer o da ya misafir gelecek diye alınmıştır ya da misafir almıştır. Eve alınan başlıca içeceğimiz şalgamdır,kefirdir ve benim vazgeçilmezlerim arasındadır,her ne kadar şalgam çok susatsa da..  :) Benim minik kelebeğim de  yoğurt sevmese de yemese de bayılır kefir içmeye.  :)


Probiyotik tüketiniz , tükettiriniz. Bağışıklık sisteminiz güçlü , vücudunuz sağlıklı olsun. 


Sevgiler 



Devamını Oku

14 Ekim 2016 Cuma

Rota Virüsü Ve Aşısı

Rota Virüsü Ve Aşısı


Biz annelerin korkulu rüyası rota virüsü. Bebeğimizi sevmek isteyenler, hijyen koşullarına uymayanlar, ısrarla yeni doğan bebeği öpmek isteyenler hep etrafımızdadır. Tazecik bir bebeğin ne kadar enfeksiyonlara açık olduğunu düşünemiyorlar. Oluşmamış bağışıklık sisteminin farkında bile değiller. Severken, öperken zarar verebileceklerini tahmin edemiyorlar.

Rota virüsü sindirim sistemini etkileyen özellikle 6 ay ile 2 yaş arasındaki çocuklarda mide bağırsak enfeksiyonlarına yol açan virüstür. Bütün dünyada  en sık rastlanan ve en ağır ishallerin sebebi rota virüsüdür. Özellikle kış aylarında görülür.

Kuluçka dönemi 2-5 gündür. Kuluçka döneminin bitmesiyle yoğun kusma, yüksek ateş, karın ağrısı, sulu ishal başlar. Rota virüsünün  vücutta en çok etkilediği bölüm barsak hücreleridir. Bu nedenle kusma ve ateş 3 günde geçerken yoğun sulu ishal 10 gün kadar sürebilir.

Aşırı sıvı kayıpları meydana gelir. Buna bağlı hastaneye yatış gerçekleşir. Sıvı kaybı yüksek olan hastaya damar yoluyla sıvı takviye edilir. Dünyada en önemli ishal sebebi ve ishale bağlı çocuk ölümlerinin en büyük, en önemli sebebidir.

Rota virüsü oldukça bulaşıcıdır. Özellikle dışkı yoluyla ve oral yoldan bulaşır. Solunum yoluyla bulaşması oldukça mümkün . Mikrobu barındıran su veya gıda yoluyla vücuda alınır. O kadar bulaşıcıdır ki yüksek hijyen şartlarına rağmen yayılır. 

Rota Virüsü Aşısı :

Rota virüsüne karşı geliştirilen aşı 2000'li yılların başlarında rutin olarak uygulanmaya başlanmıştır. Daha sonra deneme yoluyla aşının en etkili olduğu dönemin 6 ay altındaki bebekler olduğu saptanmıştır.

Rota virüsü aşısı 6 aydan küçük bebeklere en az 4 hafta en fazla 8 hafta aralıklar ile 2 doz halinde uygulanabiliyor. 6 aylık olmadan aşılamanın bitmiş olması gerekiyor. İdeal aşılama 2. ay veya 3. ayda başlanıyor. Aşılama oral yoldan uygulanıyor. Aşının 2 damlası bile koruyucu etkiyi göstermeye sahiptir. Koruyuculuğu ve güvenirliği %100'dür.

Ülkemizde 2 firmanın rota virüsü aşısı bulunmaktadır :

  • En çok tercih edilen Glaxo-SmithKline firmasının ürettiği Rotarix aşısıdır. 
  • Diğeri ise Merck Sharp firmasının ürettiği Rotateq aşısıdır. 

Rotarix aşısının ilk dozu en geç 3.ayda yapılabiliyor. Uygulanma aralığı ilk doz 2.ay sonraki doz 4. ay ya da ilk doz 3. ay sonraki doz en geç 5. ay olarak  yapılmaktadır.

Rotateq aşısı ise ilk dozu 2-4-6. aylarda ya da 3-5-7. aylarda uygulanabiliyor.

Aşı zamanı geçirilmişse kesinlikle aşı yapılmamalıdır.

Sevgiler .
Devamını Oku

8 Ekim 2016 Cumartesi

Pişik Dostu Desitin Krem


Pişik Dostu Desitin Krem


Berrak doğduğundan bu yana tek kullandığım ve en memnun kaldığım pişik kremi . Öyle aman aman pişiğimiz olmasa da koruma amaçlı bile devamlı kullandım . 6. ayımızdaki dişe bağlı gelişen ishal ciddi bir pişik yapmıştı . Onu dahi geçirip tedavi etti . Bu sebeple Desitin Pişik Kremini tek geçerim  . Bir anne ve sağlıkçı olarak kesinlikle tavsiyemdir . 40 aylık olmasına rağmen her tuvalet sonrası olmasa da en azından gece yatarken uyguluyorum .

Bebeklerde Pişik Nasıl Geçer, Tedavi Edilir ve Önlenir ?

Yeni doğan bebeklerde çok sık görülen pişik sorunu hem bebeği hem de aileyi oldukça rahatsız eder. Pişik oluşumunu önlemek ve pişik sorununu çözmek için bir kaç püf noktaya dikkat etmelisiniz . Bu püf noktalarınıza uymanıza rağmen pişik oluşumu önlenemiyor ve geçmiyorsa ; çocuk doktorunuza ya da bir cilt doktoruna gitmelisiniz.
Candida albicans isimli bir mantarın sebep olduğu pişik, bebeklerde daha sık görülür . Çünkü altı bağlı olan bebeklerde mantar dışkı ve idrar kimyasından beslenir. Bölgedeki nem ve sıcaklık mantarı çoğalttığı için pişiğin geçmesi de zaman alır. Pişik nasıl anlaşılır merak edenlere bir ipucu verelim. Bebeğin kalça derisinde ve kalça bölgesinin üst bölümü ile makat bölgesindeki kızarıklar varsa ve yoğun mantar üremesinin neticesinde pişiklerde beyazımsı bir sıvı gözlemleniyorsa buradaki kızarıklık ve akıntının pişik olduğunu söyleyebiliriz. Çok ilerlemiş pişik durumlarında ise deride kırmızı renk, kabarma ve soyulma görülür . Bu durum bebeği oldukça rahatsız eder ve sürekli ağlamasına sebep olabilir.

Bebeklerde Pişiğin Nedenleri :

Bebeklerde özellikle talk pudrası kullanılması pişiği tetikleyebilir ve daha da kötüleşmesine neden olabilir. Bunun dışında bebeğe sütün yanında ilave gıdalar verilmeye başlanması da pişiğe neden olabilir . Diş çıkarmaya başlamışsa , dışkısının asitli olması da pişik oluşma sebepleri arasındadır . Beslenme içeriği değişen bebeğin dışkı kimyası da değişecektir. Bu da cildin tahriş olmasına neden olur. Ayrıca ıslak mendiller de içerdikleri kimyasallar nedeni ile pişiğe neden olabilir . Alkolsüz paraben içermeyen doğal ve steril ıslak mendilleri tercih edebilir ya da pamuk ve kaynatılmış su yardımıyla bebeğinizin altını temizleyebilirisiniz  .

Pişik Oluşumunu Engellemek İçin Ne Yapılmalı ?

Pişik sorununda en önemli nokta biriken dışkı ve idrardır . Bu nedenle pişik oluşumunu engellemek için bebeğin altı sık sık değiştirilmelidir . Bebeğin altının arada hava alması için açık bırakılmalı . Deri hava almadığında pişik daha çok yayılır . Bezlerdeki plastik yapı ile derinin sürekli temas etmemesi önemlidir . Plastik içerikli bezler yerine pamuk dokulu bezler kullanılmalıdır .
Bebeğin altı temizlenirken köpürmeyen ve dezenfektan etkisi olan sabunlar kullanılmalıdır . Kesinlikle ıslak mendil yada kolonyalı mendil kullanılmamalı . Bebeklerin altı uykuya daldıktan sonra kontrol edilmelidir çünkü genellikle idrarlarını bu süreçte yaparlar . İdrar yaptıysa yeni bez konularak uykuya öyle dalması sağlanmalı .
Ayrıca uygun bebeğin kilosuna ve kaç aylık olduğuna göre bez seçimi yapılmalı , büyük bez tercih edilmemelidir . Cilt temizliğine özen gösterilmeli, cilt nemli bırakılmamalıdır . Pişiği önleyen kremlerin kullanılması da pişik oluşumunu daha en baştan engelleyebilir .

Pişik tedavisi nasıl yapılır ?

Pişik oluşumunu önlemeye yönelik püf noktalarına mutlaka uyulması gerekiyor . Pişik tedavisine yanıt alınamayan durumlarda deri hastalıkları uzmanına gitmek gerekiyor . Vazelin ve çinko oksit içeren kremler ile tedavi sürecine başlanır . Pişik kremleri kullanırken her bez değişiminin ardından cildi temizledikten sonra krem uygulanmalı ve uygulama sırasında deriye fazla baskı uygulanmamalıdır .

Ben kendimden örnekle kızım diş çıkarma döneminde bir kez pişik oldu ve doktorumuzun verdiği hiçbir krem pişiğimizi geçirmeye yetmedi .  Eczacı teknisyeni olduğum için , ilacın içinde olmam sebebiyle  kızıma Desitin Pişik Kremi başladım . Desitin pişik kremi ile pişiğimiz birgün de mucizevi şekilde geçti diyebilirim . Desitin hem oluşmuş pişiğe hem de pişik oluşmasını önlemeye yardımcı harika bir krem problem yaşayan anne ve bebeklere kesinlikle tavsiyemdir . 

Desitin Pişik Kremi :
  • Pişiklerin tedavisinde Amerika`nın 1 numarası .
  • Aloe Vera ve E Vitamini ile formüle edilmiş Desitin Krem pişik tedavisinde etkinliği kanıtlanmış ve yıllardır ABD Çocuk Doktorları ve Annelerin 1 numaralı tercihleri olmuştur . 
  • Kolayca sürülür ve emilir , ardından taze güzel bir koku bırakır . 
  • Hipoalerjikliği Çocuk Doktorları ve Dermatologlar tarafından test edilmiştir . 
  • Uzun süre yatağa bağlı kalan hastalarda oluşan tahrişlerin tedavisinde yardımcıdır .
  • Pişik oluşmasını önler ve oluşmuş pişikleri giderir .
  • Gece boyu bebeğe rahat ettirir .
  • Bez bölgesini  nemlendirir , temizler .
  • Bez bölgesini koruyucu düzgün bir tabaka şeklinde örter .
  • Çinko Oksit  %40 oranında içeren pişik kremidir . 
Pişik Nasıl Geçer ve İyileşir ?
  • Pişikle karşılaştığınızda bebeğinizin cildini sabunlu su ile temizlemeye başlayın . Bu temizliğin ardından yumuşak ve temiz bir bez ile ciltteki nemi alın .
  • Bebeğinizin altını sürekli kapalı tutmayın. Arada havalandırın ki cilt nefes alsın ve havayla temas etsin .  
  • Kullandığınız bezin kuru ve bebeğinizin kilosuna uygun olduğundan emin olun.
  • Pişik için kesinlikle pudrayı tercih etmeyiniz ,  pudra pişik tedavisine faydası olmadığı gibi , bebeğinizin ciğerlerine %100 zararı vardır . Pudra ile ilgili yazıma buradan ulaşabilirsiniz  .
  • Bebeğinizin alt temizliğinde kolonyalı ve alkollü ürünler kesinlikle kullanmayın .  Aksi takdirde kullandığınız ürünler de pişik oluşmasına neden olabilir .
  • Pişik kremleri de pişik için bir çözümdür .
  • Pişik kremini bebeğinizin altını her temizlediğinizde ince bir tabaka şeklinde uygulayabilirsiniz . 
  • Dikkat etmeniz gereken tek nokta ; krem bebeğinizin bacak ve kalça kıvrımlarında birikmemelidir . 
  • Pişik sorunu tüm bunlara dikkat etmenize rağmen geçmiyor ve yayılıyorsa mutlaka doktora danışmalısınız .

Sevgiler .
Devamını Oku

7 Ekim 2016 Cuma

Bebeklerde Konak


Bebeklerde Konak
2 aylık Minik Kelebek Berrak 

Bebeklerde konak yaygın bir saçlı deride oluşan cilt sorunudur .  Bir tür geçici deri döküntüsüdür . Kalın kabuklaşmış ve sarı , kahverengi görünümlü olan konak , genellikle yeni doğan bebekler de görülür . Yeni doğanlarda konak oluşumuna en çok sebep olan  anneden bebeğe geçen yüksek hormon seviyesidir . Diğer adı ile seboreik dermatit olarak da bilinir . Bu kabuklu ve pullaşma  alın ve vücudun diğer bölümlerine de yayılabilir . Ama genellikle saçlı deride görülür . 

Konağın sebebi tam olarak bilinmiyor . Fakat genetik faktörler , alerjik yatkınlık , anneden bebeğe geçen hormonlar konak oluşumuna neden olabilir . Anneden bebeğe geçen hormonlar , bebeğin yağ üreten bezlerini fazlasıyla çalışmasına neden olabilir . Bu sebeple konak sorununu tetiklemesi mümkün .

Berrak çok saçlı bir bebek olarak doğdu . İnanılmaz çok saçı vardı . Saçlı derisinin neredeyse tüm alanı konakla kaplıydı . Tabii korkmuştum . İlk olarak çocuk doktorumuza gösterelim dediğimde annem baya gülmüştü .  :)   'Kızım 'Konak' o , her yeni doğan bebekte olur' demişti .

Her taze anne gibi korkmuştum . Biraz araştırınca öğrenmiştim . Ama yine de doktorumuza da danışmadan asla bir şey yapmadım . Doktorumuz Mustela konak şampuanı önerdi . 'Eskiler bilir annenize sorun karbonatla yapılan bir uygulama var onu yapın' dediğinde çok gülmüştüm . :)

Annemin hazırlamış olduğu karbonat ve zeytin yağı ya da bebe yağı karışımını günde 2 kez pamuk yardımıyla nazikçe Berrak'ın saçlı derisinde oluşan konaklara uyguladık . Ardından bebek tarağı ile yavaşça taradık . Mustela konak şampuanı ile yıkadık . Saçlı deride şampuanı 1-2 dk bekletip duruladık .

Yıkama sonrasında yumuşayan konaklar yavaş yavaş gitti . Her seferinde daha da azalan konaklar  , sabah akşam uyguladığımız karbonatlı zeytin yağlı karışımın yardımıyla Berrak'ın başını 3 ay kadar bir zaman da terk edip gittiler .  :)

Mustela Konak Şampuanı :
  • Avakado Perseose , salisilik asit ve koko glukosit içerir .
  • Yeni doğan bebeklerde konak oluşumunun önlenmesine yardımcı olur . 
  • Bitkisel lavanta içeriği ile deriyi yumuşak şekilde temizler .
  • Saçlı derinin hassasiyetini korur .
  • Gözleri yakmaz .
  • Cilt bariyerini korur .

Tabii bunları düzenli şekilde yapmaya devam ederseniz konak sorunu cidden ortadan kalkıyor . Bebekler bir aylıkken ortaya çıkan bu sorun , 6 ay ya da 1 yaşına geldiğinde tamamen geçmiş oluyor .

Bebeğinizde konak problemi var ise sizde rahatlıkla uygulayabilir ve konaktan kurtulabilirisiniz .

Sevgiler .











Devamını Oku

6 Ekim 2016 Perşembe

Minik Kelebeğimiz Okullu Oldu

Minik Kelebeğimiz Okullu Oldu

Doğduğu gün dün gibi olsa da zaman zalim , hızla akıp gidiyor . Tutabilene aşk olsun . Berrak'a şimdiye kadar annem bakıyordu . Her ne kadar  akşamları birlikte etkinlik yapıyor olsak da Berrak'a yetmiyor . Gündüz anneannesinde çok sıkılıyordu . Sonunda Minik kelebeğimiz okullu oldu . Valla oldu . Hatta çok güzel oldu . Devlete bağlı yarı zamanlı anaokuluna başladık . Okulumuz saat 12:30 da başlayıp , 17:00 bitiyor . Zaten uzun zamandır 'anne ben okula gitmek istiyorum' diyordu . Çok şükür muradına erdi . Şimdi ondan mutlusu yok .

Bu kadar hevesli olduğunu biliyordum . Sadece bu kadar severek gidebileceğini hiç düşünmemiştim . Sabah erkenden kalkıp 'okula ne zaman gideceğim' diye soruyor . Okula gideceği saati iple çekiyor gibi . Kolay adapte olması , severek , isteyerek , ağlamadan gidip gelmesi beni inanılmaz mutlu ediyor .

Okula başladığımız ilk günler onu bırakıp gittik düşüncesine kapılmasın diye ve alışması için gün içerisinde 2 saat kadar yanında oldum . Sonra kendiliğinden 'anne ben okulumu çok sevdim , hadi sen artık işine git ben ağlamam üzülmem ' diye koca insan gibi konuşunca oldu bu iş dedim . Diğer günler kaygı içine girmesin diye her gün okula ben götürdüm . 15 dakika kadar yanında durduktan sonra , işe geri döndüm . Güzel güzel alıştı . Cumartesileri okul yok tatil dediğimde , 'okula gitmek istiyorum' diye ağlaması dışında bir sorun yok . :)

Minik Kelebeğimiz Okullu Oldu

Okuldan döndüğünde perti çıkmış oluyor . Ama maşallah enerji hala tavan . Sohbetler edip ,oyunlar oynuyoruz . Bugün okulda ne yaptınız dediğim de , tek tek uzun uzun anlatıyor . Öğretmeni ve arkadaşları arasında geçen konuşmalardan bahsediyor . Bazen öğretmenini dinlemediğini , benim istediğimi yapmıyor diye ağladığını kendi ağzıyla anlatıyor . :)  Ama öğretmenini dinlemelisin , öğretmenin sana güzel şeyler öğretecek dediğimde 'peki anne' deyip gülüp geçiyor .

Bazen okul giriş zamanında öğretmeniyle konuşuyoruz . Kadıncağızın ilk sorusu 'Berrak boğa burcu mu ?' oldu . Evet dediğimde gülüştük . :) Neden sordunuz dedim . 'Çok inatçı , kendi istediği olsun istiyor ama zamanla bu inadı aşacağız , algısı çok yüksek çok hevesli' dedi . 'Tuvalete gittiğimizde el yıkama merasimi yaşıyoruz suyla oynamayı çok seviyor' dedi . :)

Zaten ilk anaokuluna başlama zamanı yaklaşık 3 yaş civarıdır . Gün içerisinde bizden ayrı kalmayı başarabilecek , kendi ihtiyaçlarını karşılayabilecek kıvama geldiğinde okul zamanı gelmiş demektir . Bu yaş öncesinde çocuklar duygusal açıdan anne-babaya daha bağlı dönemdir . 3 yaş öncesinde anneden ayrılmak istemez . Kaygılanabilir ve ağlar . Duygusal gelişimi açısından normal bir süreçtir . 3 yaş sonrasında ise sosyal gelişimi sağlanabilmesi ve yetenek kazanabilmesi için anaokulu eğitimin başlaması için en sağlıklı süreç .

Anaokuluna başlama süreci bazı çocuklarda hızlı tamamlanırken , bazı çocuklar bu süreçte zorlanabiliyor . Uzayan ağlama krizleri ve kaygı durumu artabiliyor . Duygusal gelişimin zarar görmemesi açısından en dikkatli olunması gereken dönem . Okul , ayrılma dönemine anne hazırsa , çocuk da hazır olabiliyor .

Okula alışması ve güvende hissetmesi için küçük sohbetler etmekte fayda var . Okuldan dönünce okul algısının ve sürekliliğinin güçlenmesi açısından sorular sormak  okula alışmasına , okul bağını kuvvetlendirmeye yardımcı olur .

Sevgiler .

Devamını Oku

28 Eylül 2016 Çarşamba

Madecassol Merhem Nedir ? Ne İçin Kullanılır ?

Minik Kelebeğin Annesi

İnternette bir madecassol merhem furyası almış başını yürümüş gidiyor . O madecassol merhem yazısını okuyup eczaneye koşanlara ne demeli onu da bilemiyorum . Kırışıklıklara iyi geliyormuş diyeni mi ararsınız ya da lekelere iyi geliyormuş diyeni mi ararsınız hepsi mevcut .
İnternet iyi , hoş  , güzel ama doğru bilinen yanlışlar çok . Çünkü ilacın prospektüsünü okumaktansa internetteki bilgiler onlar için daha doğru . Bir bak oku araştır  bir aile hekimine danış ya da en basitten bir eczaneye sor ama yok kullanılmalı kafaya koymuş bir kere .

Madecassol Merhem Nedir ? Ne İçin Kullanılır ?

Madecassol merhemin etken maddesi centalla asiatica ekstresidir . Centalla asictica ekstresi özellikle gölge ve nemli bölgelerde yetişen böbrek şeklinde yaprakları olan bir bitkidir .

Madecassol merhem ; yüzeysel birinci ve ikinci derece yanıklar , bölgesel deri ülserleri , yatak yaraları , dudak çatlaklarında , tahrişlerde , meme başı çatlakları ya da yarıkları , genital bölge yırtıkları , sünnet , epizyotemi ve benzeri cilt hasarlarında iyileşme sağlanması için kullanılır .

Adı üzerinde ilaç , tedaviye yönelik . Ne kırışıklığa iyi gelir ne de lekeleri giderir . Yazıp çizmişler demişler ki bayanlar için hücre yenileyici gençlik merhemi . Gençlik merhemi falan değil ilaç o ilaç . Yaraların iyileşme sürecini hızlandırıp , derinin yenilenmesini ve iz kalmamasını sağlar . Cildi onarıcı  , yapılandırıcı etkileri vardır .

Kırışıklık Nedir ?

Kırışıklıkların ana sebebi , genetik yapımızın belirlediği genetik yaşlanmadır . Kırışıklıkların en büyük sebebi ailesel faktörlerdir . Diğerleri ise güneş , mimik , sigara içmek , stres , travma gibi sebeplerdir .
Kırışıklıkları bol su tüketerek , oral yoldan destek hyaluronik asit tablet içerek , anti-aging kremler veya gece , gündüz nemlendirici kremler kullanarak önleyebilirsiniz . Güneşe çıkmadan mutlaka güneş gözlüğü takarak , güneş kremi kullanarak cildinizi koruyabilir . Kırışıklıkların önüne geçebilirsiniz . Madecassol merhem kırışıklık tedavisinde kullanılmaz . Bakım yapmaz ve kırışıklıkları gidermez .

Leke Nedir ? 

Ciltteki renk değişiklikleridir . Ciltteki melanosit hücrelerinin salgıladığı melanin pigmentinin ciltte birikmesi sonucu cilt lekeleri oluşur . Deride daha açık ve koyu olmak üzere iki şekilde görülür .

Sebepleri güneş , hormonal değişiklikler , gebelik , doğum kontrol ilaçları , diğer hormon ilaçları ,genetik yatkınlık , mantar enfeksiyonlarıdır . Leke tedavisinde de madecassol merhem kullanılmaz . Onarıcı etkisiyle akne , yara ve benzeri cilt lezyonlarını tedavi eder . Bu gibi sorunlarınız için dermokozmetik , eczane kanallı satılan ürünleri kullanmanız gerekir . Bakınız şuradaki paylaşımımdan  da bilgi alabilirsiniz .


Sevgiler .

















Devamını Oku

27 Eylül 2016 Salı

Muz Aromalı Kakaolu Pudingli Kek

Muz Aromalı Kakaolu Pudingli Kek

Bizim evde kek sevdalısı bir minik kelebek var . Aklına gelip , canı istediyse 'Annecim bana kek yapar mısın ? ' diye mutfağa gelir . Hanımefendi keki nasıl istediğini de söyler . 'Annecim kekimiz muzlu olsun , kakaolu olsun .' diye isteklerini arkası arkasına dizer . O kadar da hevesli heyecanla 'Ama beraber yapalım olur mu anne ?' deyince sımsıkı sarılasım geliyor .

Gerçi o sarılma duygusu hep var ama bizim kelebek pek sıkıştırılmaya gelmiyor . Olsun ne yapalım çocuğun karakteri bu , o isterse sarılır . Bugün sizlerle en sevdiği kek tarifini paylaşayım da sizde yapın sevdiklerinize .

Ben bu keki Antalya'da Yaşayan Blog Yazarları  'dan tanıştığımız , hatta haberimiz yokmuş komşuymuşuz da işte hem komşum hem blog arkadaşım olan  Ayşegül Ablacım Bir Tutam Kekik sayfasındaki tarifiyle yaptım .

Ha bu arada yumurtaları kızımla kırdık . Yumurta kırıp çırpmaya bayılıyor . O minik elleriyle yumurtayı kırmaya çalışmıyor mu keki değil ellerini yiyesim geliyor . :)


Muz Aromalı Kakaolu Pudingli Kek ;

  • 4 yumurta 
  • 1,5 su bardağı şeker 
  • 1 paket muzlu toz puding 
  • 1 çay bardağı sıvı yağ 
  • 1 su bardağı süt 
  • 2 paket kabartma tozu 
  • 2,5 su bardağı un
  • 1 yemek kaşığı kakao

Yapılışı ;  

Yumurta ve şeker köpük köpük olana kadar çırpıyoruz . Sonra sütü , sıvı yağı ekliyoruz . En son muzlu puding , un ve kabartma tozunu ekliyoruz . Kek kalıbına hazırladığımız kek harcının bir kısmını döküyoruz . Kalan kısmına kakaomuzu ekleyip , kek kalıbına döküp azcık spatula yardımı ile karıştırıyoruz . 180 C ısıtılmış fırında kürdanımız temiz çıkana kadar pişirmeye bırakıyoruz . 

Oldu o zaman yapıp , yiyin yorumlarınızı bekliyoruz . :)

Afiyet olsun , sevgiler .


Devamını Oku

26 Eylül 2016 Pazartesi

Hello Sahalara Döndüm

Minik Kelebeğin Annesi


Herkese Merhaba ,

İş ve ev koşuşturmacasına Ramazan ayı eklenince ben perte çıktım . Halsizlik , yorgunluk ve uyku hali durumum tavan yapmışken kafamı toparlayıp hazırladığım yazıları yayımlayamadım bile . Olsun neyse güzeller güzeli Ramazan ayımızı ve bayramımızı çok şükür atlattık . Onca acıyla  bayram denirse...

Bu sene Ramazan ayı , oruçlar serin serin geçti sayılır . Ama bana pek iyi gelmedi . 4 kilo birden eridim . İyice kuş kadar kaldım . Malum haliyle halsizlik sınırlarımı zorladı . Bu sebeple klavyeye dokunacak dermanım dahi yoktu . Neyse ki şimdilerde azcık kendime geldim . Kilo almaya çalıştım .

Sonra işte ülkemin malum durumları... Üstüne eklenen patlamalar , şehit haberleri derken içimden yazmak gelmedi , ellerim klavyeye gidip gidip döndü... Hazırladığım yazılarım yarım yarım kaldı .
Sonra Kurban Bayramı telaşı , Berrak'ın okul telaşı derken yazmak mümkün olmadı .

Neyse o zaman günaydın , o zaman hoş buldum . Kaldığım yerden devam .  :)

Mutlu , iyi bir hafta olsun inşallah .

Sevgiler .  :)

Devamını Oku

16 Haziran 2016 Perşembe

Çay Ağacı Yağı

Çay Ağacı Yağı

Kulaktan kulağa ağızdan ağıza giden Tea Tree Oil yani Çay Ağacı Yağı . Melaleuca yağ olarak bilinen çay ağacı yağı , bitkinin yapraklarından elde edilir . Bu yağ renk olarak çok soluk , açık altın renginde olur ve genellikle taze kafur gibi kokusu vardır . Yağ , bitkinin dalları ve yapraklarından buhar damıtma yoluyla elde edilir. Çay ağacı yağının sağlık açısından yararları , doğal antibakteriyel , antiseptik , antifungal , antimikrobiyal , balgam söktürücü ve antiviral özelliklere sahip olmasıdır .

Çay ağacı yağı sivilce için popüler bir tedavi  yöntemidir . Bu yağ doğal bir antiseptik özelliği ile bakteri nedeni ile oluşan akneyi yok etmek için gözenekleri dezenfekte eder . Akne tedavisi için, nemlendirilmiş pamuklu bir çubuk üzerine 1 damla çay ağacı yağı konur ve yatmadan önce etkilenen alan üzerine yavaşça sürülür. Ertesi sabah, ılık su ile yüz yıkanır ve bu işlemin günlük olarak tekrarlanması tavsiye edilir. Ayrıca , alternatif olarak 4 ya da 5 damla çay ağacı yağı ile 1 çay kaşığı organik bal karıştırılarak bir yüz maskesi hazırlanır. Etkilenen alan üzerine bu karışım sürülür. Suyla durulama yapmadan önce yaklaşık 15 dakika kadar bekletilir .

Çay ağacı yağı, kendi antifungal özelliğinin yanı sıra antiseptik özellikleri sayesinde tırnak mantarını tedavi edilebilir. Bu yağ mantar yok eder ve bu tür tırnakların iltihabı , şişliği , sararması ya da tırnak yapışa bozukluğu gibi belirtileri tedavi eder . Tedavisi için, doğrudan enfeksiyon olan ayak tırnağın üzerine 1 ya da 2 damla çay ağacı yağı uygulanır .  Ayrıca , ılık su dolu küçük bir kovanın içine 3 ya da 4 damla çay ağacı yağı konup , ayaklar suyun içinde 15 dakika kadar bekletilir .

Diş etleri ya da diş plaklarına karşı çay ağacı yağı iyi bir çözüm .  Çay ağacı yağı , antibakteriyel ve anti-enflamatuar özellikleri sayesinde kötü bakterileri yok eder ve diş eti hassasiyetini  yatıştırır . Ağız sağlığı ve hijyeni için ılık bir bardak su içine 2 damla çay ağacı yağı eklenir  ve en az günde bir kez ağız gargara yapılabilir .

En önemli yararlarından biri de ağız içinde oluşan aftlara iyi gelmesi , tedavi  etmesidir . 2-3 damla kulak çubuğuna damlatılıp aft üzerinde 15 saniye bekletilir . Günde 4 kez tekrarlanır . Aftın hem acısını , ağrısını alır ve tedavi eder .


Not : Toksik bileşikler , mide bulantısı gibi yan etkilere neden olabileceği için çay ağacı yağının asla yutulmaması  gerekiyor . Piyasa da çok fazla doğal özü olmayan çay ağacı bulunuyor . Gerçekten çay ağacı olanları doğal tam özü olanları tercih edin  . Eczanelerde bulunan florame markası oldukça doğal ve güvenilirdir .

Sevgiler .
Devamını Oku

27 Mayıs 2016 Cuma

Mavi Kadar Huzurlu & Antalya Blogger Etkinlik

Mavi Kadar Huzurlu & Antalya Blogger Etkinlik


19 Mayıs günü tatil olması fırsatını Antalya Bloggerlar olarak çok iyi değerlendirdik .
 Mutlu Badem Blogunun sahibesi Çağla ablamız sayesinde Alara Restaurant da şahane bir organizasyonla hazırlanan etkinliğimiz gerçekten mavi kadar huzurluydu .


Mavi Kadar Huzurlu


Denize nazır miss gibi bir kahvaltıyla başladık güne .
Buram buram mavi kokarken , deniz ve sohbet eşliğinde kahvaltımızı yapıp bu güzel etkinlik sayesinde buluştuk yine . Konsept mavi ve beyazdı . Hemen hemen herkes mavi giyinip gelmişti . Zaten Çağla abla her ayrıntıyı düşünmüş her şey kusursuzdu .Yine şahane bir etkinlikle bir araya geldik , eğlendik .

Mavi Kadar Huzurlu


Bu şahane kurabiyeler  Şeker Pasta Banu Özşener ait .
 Mavi Kadar Huzurlu olan etkinliğimizin harika kurabiyeleri . 
Ellerine , emeğine , yüreğine sağlık .

Mavi Kadar Huzurlu

Mavi Kadar Huzurlu & Antalya Blogger Etkinlik

Çalışan anne olmam sebebiyle her etkinliğe katılamasam da katıldıklarım beni çok mutlu ediyor . 

Çağla ablacım yüreğine sağlık .

Sevgiler 



Devamını Oku
blog tasarım
MİNİK KELEBEĞİN ANNESİ COPYRİGHT © 2014 TÜM HAKLARI SAKLIDIR.BLOGUMDA YAYINLANAN YAZILARIN VE RESİMLERİN İZİNSİZ KULLANILMASI 5846 SAYILI FİKİR VE SANAT ESERLERİ YASASINA AYKIRIDIR.